Bir haberin üretimi ile kamuoyuna ulaşmasını sağlayan süreç birden fazla kişinin çalışmasıyla oluşuyor. Haberin üretimiyle birlikte gelen sunum aşaması haberin yayınlanacağı/yayımlanacağı medya formatına göre değişkenlik gösteriyor. Haber üretim ve sunum aşamasında; muhabir, kameraman, editör, kurgucu ve sunucunun (spiker) yanı sıra haberi seslendirmesi gereken haber seslendirmeni de bu bütünün bir parçasını oluşturuyor. Bu bütünün parçalarından biri olan; sesini medya enformasyonlarının farklı formatlarında duymaya alışık olduğumuz, uzun yıllardır NTV ve NTV Radyo’da haber seslendirmeni olarak çalışan Bekir Kaya ile kariyerini şekillendiren sesi ve haber seslendirmenliği üzerine konuştuk.
Haber seslendirmenliği mesleki ve teknik anlamlarının dışında sizin için ne ifade ediyor?
Seslendirme her şeyden önce mesleğim. Dolayısıyla hayatımı şekillendiren pek çok şey mesleğimle var oluyor ya da şekilleniyor. İşimi seviyor olmanın verdiği avantajları da yaşıyorum. Haber seslendirme, seslendirmenliğimin alt başlıklarında bir tanesi. İşim seslendirme ve dublaj. Bu çatı altında reklam, haber, film, belgeseller seslendiriyorum. Ancak uzun yıllardır NTV Haber’in sesi olduğum için “haber seslendirme” ön plana çıkmış durumda. Bu arada NTV haber seslendirmelerini uzun yıllardır değerli meslektaşım Yavuz Gürkan ile beraber yapıyoruz.
Haber seslendirmenliğinin kriterleri nedir? Genel geçer ölçütlerden bahsedebilir miyiz?
Haber, seslendirme yaptığım tüm mecralardan farklı bir noktada. Film, reklam, belgesel gibi işlerde okurken kendinize alan açma şansınız var. Tonlamanız, duygunuz, oyununuz esnetebiliyorsunuz ama haber de öyle değil. Haberin tarafsızlığını dahi tartışılır hale getirme ihtimaliniz oluşabilir. Bu nedenle haber seslendirme sınırlı oranda duygu yüklenebilecek bir alan. Türkçeyi doğru kullanmalısınız, haber bültenleri ortak dilin yani anadilin en doğru konuşulduğu mecra. Tüm televizyon yayınları bu konuda etkendir ama haberde kullanılan Türkçe en doğrusu kabul edilir ve öyledir… Doğru Türkçe, dozunda ve yerinde duygu, doğru tonlama ve vurgu haber için kriter oluşturur.
Siz kendi ses rengi ve tonunu nasıl tanımlıyorsunuz?
Birçok kişinin başına gelmiştir sesinizi bir kayıttan dinlediğinizde yabancı ve garip bir his uyandırır, kendinize ait olduğuna inanmak istemezsiniz. Bunun sebebi doğduğumuz andan itibaren kendi sesimizi, kulağımızla değil ağız içi boşlukta oluşan rezonanstan algılarız. Kendi sesimizi dışarıdan duyduğumuzda yadırgarız. Ben bu duyguyu kısmen hala yaşıyorum diyebilirim. Hocam Arsen Gürzap’ın bize bir tavsiye vardı sağ olsun üzerimde emeği çoktur. Konuşurken sesinizi dinlemeyin ve sevmeyin derdi. Ben o tavsiyeye uyuyorum. Sesimin güzel olduğunu söylüyorlar ben de teşekkür ediyorum.
Haber metinlerinde seslendirici özgür müdür? Ses rengini ve tonunu haber içeriğinden bağımsız kurgulayabilir mi? Haber içeriği ve ses ilişkisini nasıl değerlendirirsiniz?
Sınırlı bir özgürlük alanı vardır ve öyle de olmalıdır. Haberin içeriğinden kopamazsınız ton, seviye ve duygu haberin içeriği ile doğru orantılı olmalı. Bir şehit haberini, vizyona giren yeni bir film haberi ile aynılaştırmamalısınız bence. Yoruma açık ve tarafları olan siyasi ve benzeri haberleri de minimum duygu ile okumalısınız. Küçük bir aşırı vurgu ya da seviye yükselmesi haberi takip edenleri rahatsız edebilir.
Sadece ses uygunluğu haber seslendirmeni olmak için yeterli ve geçerli bir sebep mi? Haber seslendirmenliği uygun ses durumunun dışında potansiyel olarak neler gerektiriyor?
Ses tek başına yeterli olamaz. Tonlamanın, vurgunun ve Türkçe’nin doğru olması da gerekliliktir. İyi bir ses kötü tonlama ve vurguyla sizi rahatsız eder. Ortalama bir ses doğru tonlama ve doğru vurguyla rahatsız etmez. Ancak iyi ses doğru vurgu, doğru tonlama bir arada olunca en iyi iş ortaya çıkar. Bir de gündemi takip etmeli. Gündemi bilirseniz önünüze gelen haber metnine daha doğru ve hızlı adapte olursunuz.
Hiç önünüze gelen herhangi bir haber metninden rahatsız olduğunuz oldu mu?
Rahatsız olduğum ve hatta zorlandığım haberler oldu. Zaman zaman hala oluyor. Bunlar genelde insanın, çocuğun maruz kaldığı acıları içeren haberler. Kötü bir şey yediğinizde vücudunuz buna nasıl tepki veriyorsa aklınız ve kalbiniz de duyduklarıma tepki veriyor. Bence insanlar güzel şeyler okumalı güzel şeyler duymalı. Haberin radikal oluşu ya da fikir dünyamla uyuşmaması işimi yapmak için bahane değil.
Bir haber metnini seslendirmekle diğer yaptığınız seslendirme ve dublaj işleri arasında nasıl bir fark var? Haber seslendirmenliği bu anlamda nasıl farklılık gösteriyor?
Haber seslendirmede bir kontrol mekanizması devreye giriyor. Haber ciddi bir iş. Haberin oluşturduğu sınırı aşmamanız gerekli. Daha önce de söylediğim gibi diğer işlerde hareket alanınız geniş. Sesinizle oynayabiliyorsunuz. Duygu sınırlandırması olmuyor.
Haber seslendirmenliğini bir haberin üretim ve sunum aşamaları kapsamında yer almasını nasıl değerlendirirsiniz?
Haberin asıl sahipleri muhabir, editör, kameraman ve kurgu ekibidir. Haberi üretenlerdir onlar. Bizler işin biraz da “ambalaj” kısmıyız diyebiliriz. Bizler sunum kısmında katkı sağlıyoruz. Bu bir zorunluluk olmasa da haberin sunum kalitesine katkı sağlıyoruz.
Ses yeteneğinin farkında olan ve haber seslendirmenliği gibi alanlarda kendisini geliştirmek isteyen kişiler için önerileriniz neler olur?
Tüm meslek dallarında olduğu gibi burada da temel eğitimin alınması gerekli. Tek başına sesin güzelliği işin yüzde 50’si olabilir ancak. Diğer yüzde 50’yi tamamlamak zorundasınız. Doğru Türkçe ile konuşmak iyi artikülasyon, diksiyon, fonetik bilgisi, vurgu ve tonlama. Eğer bu donanıma doğuştan sahipseniz ve sesinizde güzelse eğitime de ihtiyaç duymazsınız. Bu da çok zor.
Ayrıca eklemek istiyorum; maalesef doğru ve güzel Türkçe kullanımına örnek olarak Zeki Müren gösterilir. Yanlış, lütfen doğru ve güzel Türkçe için Zeki Müren’i örnek almayın.